Ak Parti Bu Ülkedeki Demokrasi ve Özgürlüğün Yüz Akıdır

Gösteri yapıyoruz diye maskeli yüzleriyle şehirleri savaş alanına çeviren...

Molotof kokteyliyle yangın ve yağmalar çıkarıp araçlardaki insanları diri diri yakan...Karşı görüşten gördüklerini linç ederek öldüren vandallara karşı emniyet güçlerimizin daha etkili mücadele etmesini öngören düzenleme karşısında malum koro bildik teranelere sarıldı:

“Özgürlük ve demokrasiye darbe indiriliyormuş, demokratik haklar elden gidiyormuş, AK Parti zaten hiç bir zaman özgürlükçü değilmiş vs.”

Yandaş medya destekli bu koroyu bu millet iyi tanıyor.

Nereden mi?

Darbecilikten...

Muhtıra alkışçılığından...

Yasakçılıktan...

Üniversite önlerine kurulan ikna odalarından...

“Ordu göreve” pankartlarından...

 

İnsanların manşetlerle infaz, kameralarla linç edildiği yakın dönemlerden...

Özgürlük ve demokrasi kim, bu malum koro kim?

AK Parti’nin bu ülkede özgürlük ve demokrasi çıtasını nerelere taşıdığını da dünya alem biliyor.

Sadece birkaçını hatırlayalım:

Bu ülkede utanç verici parti kapatma dönemini kim kapattı?

Bu ülkede utanç verici başörtüsü yasağını kim kaldırdı?

Bu ülkede birçok şehrimizin rutini haline gelen olağanüstü hali kim kaldırdı?

Bu ülkede Kürtçe konuşma yasağını kim kaldırdı, devlet televizyonunda Kürtçe yayını kim başlattı?

Bu ülkede 1 Mayıs üzerindeki yasaklamaları kaldırıp o günü legal işçi bayramı haline kim getirdi?

Bu ülkede azınlıkların uğradığı birçok siyasi ve ekonomik mağduriyeti kim giderdi? Bu ülkede millet ve demokrasi üzerinde kurulmuş vesayetleri kim kaldırdı?

 

Aslında bu soruların cevabını bu malum koronun mensupları çok iyi biliyor.

Ama onların derdi başka.

Bu malum koronun tek derdi, AK Parti’nin iktidardan uzaklaştırılması.

Bunun için de başta şiddet ve iç çatışmalar çıkarmak dahil, her yol ve yöntemi mubah sayıyorlar.

Her yalanı, her kumpası, her komployu meşru görüyorlar.

Ne bu ülkenin geleceği, ne milletin mutluluğu umurlarında.

Her meseleye “Acaba buradan AK Parti’ye vurabilir miyiz?” noktasından bakıyorlar.

Yeri geliyor, “AK Parti çözüm süreci diyerek ülkeyi bölmeye çalışıyor” diyorlar, yeri geliyor, “AK Parti çözüm süreciyle Kürtleri kandırıyor, PKK bu oyuna gelip silahları bırakmasın” diyecek kadar şuursuzlaşıyorlar.

Gençlerimizin ölümlerine bile “Buradan AK parti’ye vurmak için malzeme çıkar mı, çıkmaz mı” diye “kategorik” yaklaşıyorlar.

 

Bu yüzden de kimi ölümleri alabildiğine siyasi istismar ve kışkırtma konusu yaparken, sözde demokratik gösteri hakkını kullanıp etrafa ölüm saçan vandalların taşlarla ezerek katlettiği gencecik Yasin’e göz ucuyla bile dönüp bakmıyorlar.

Ne derlerse desinler;

Bu ülkede her konuda gösteri ve protesto hakkı sonuna kadar vardır ve kullanılmaktadır.

Ancak... Gösteri hakkımı kullanıyorum diyerek şiddet uygulayanlara, cinayet işleyenlere, ortalığı yakıp yıkanlara asla müsamaha gösterilemez ve gösterilmeyecektir.

Geçmişte bu milletin aşına, ekmeğine, özgürlüğüne ve kardeşliğine musallat olup yalanla, iftirayla, medyayla, vesayetle, darbelerle, faili meçhullerle, terörle ve yasaklarla kendilerine güç ve iktidar devşirenlerin hiç bir oyunu, Türkiye’yi yeniden eskinin o karanlığına çekemeyecektir.

Çünkü bu ülkede özgürlük ve demokrasinin yüz akı olan AK Parti var.

Ve AK Partinin arkasında da, kayıtsız şartsız egemenliğine sahip çıkan bir millet!